Hayatın minik ve bir okadarda değerli AN kapsülleri patlarken,bu patlamaların bileşkesi zamanı olduru veriyordu. Hatta bu patlamalar, senin onları farketmene bağlı olarak, kuantum sıçramalarını yaptırıyordu :) diyerek gülümsedim kendi kendime minik kapsüllerin üzerinde kendimi sıçrar görürken. oysaki çarşıda yürüyordum,tüm bunları düşünürken. Artık yüzüme ve halime nasıl bir görünüm bürümüşse , çoğu bakışları da üzerime çekiyordum,mıknatıs misali:) ışığımı parlatmak bu olsa gerek:)
Çocuk cıvıltıları kuş cıvıltılarına karışırken,çiçekler tüm görkemiyle ışıldarken rengarenk,bir koşuda canımın çektiği leblebi ve üzüm tanelerini alıvermek ve ardından bu güzellikleri limonlu bir çayla harmanlayıp,anne eşliğinde içiminin tarifsiz muhteşemliğini yaşamak...Hayat budur...dedirtiyor insana...ve işte diyorsun,hayatın minik AN kapsüllerinden biri. Hergün sayısız bu kapsülleri patlatırken,kimini farkederek kiminide ne yazık ki farketmeyerek yaşıyoruz. Oysaki her AN öylesine eşşiz basitliğe sahipken,öylesine güzel,öylesine naif....
İşte günümüz moda trendi haline gelen "kuantum sıçraması" bu minik kapsüllerin üzerinde hopi di hopi di zıplayıp patlatırken, ( minik su tanesi baloncukları misali)adeta seni yeryüzü cennetine taşıyıveriyorlar. Ne yazık ki bizler bu kapsüllerin birinden diğerine zıplarken kimi zaman baloncukların patlamasıyla bir sonrakine geçeceğimize takılıp yere düşüveriyoruz.Hoşgeldiniz kendi cehenneminize. Sonra tekrar hooop yeni bir baloncukla hopi di hopi di.....sonra yine düşüş falan derken hayatlar geçiyor...
Tüm bunları kaleme dökerken başka bir boyut takılıyor aklıma:) AN'ı yazarken AN'ı kaçırıyormuyum acaba ? AN yazıya,resme,şiire...nekadar yansır,yansıyan O AN mıdır? yoksa başka bir AN a geçilmişmidir?AN ların artırıldığı ZamAN da yaşarken.....:)
Mine Münire Arslan
22.04.2012
saat:AN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder